FA-ŞİST VE SOL-İST ORTAKLIĞI!.. (1)

FA-ŞİST VE SOL-İST ORTAKLIĞI!.. (1)

“Aman ha aman, sakın ola ki dışarıda bir faşist, ırkçı, osmanlıcı, dinci bırakmayın, yoksa demokrasi elden gider.”

Benden önce bir yazı, sonra da dizi tarzında yazı istenince, yukarıdaki tümceyi kurdum ve kendi kendime “Bütün yazıyı tek kerede anlattın be adam” diye hayıflandım. Neden böyle söylüyorum, çünkü Türkiye’de sol adı altında toplanan, bilhassa sosyalist ve sosyal demokratların yaptıkları bu.

70 yıldır sadece koalisyonlarla iktidara gelmiş CHP ve onu destekleyen sosyalist gruplar:

1. CHP-MSP koalisyonu (Bülent Ecevit-Necmettin Erbakan)
2. SHP-Doğru Yol koalisyonu (Erdal İnönü- Süleyman Demirel ve Tansu Çiller) (Murat Karayalçın-Tansu Çiller)
3. CHP-MHP-ANAP koalisyonu (Bülent Ecevit-Devlet Bahçeli-Mesut Yılmaz)

Sosyalistlerin tartışılacağının söylendiği bir yazıda CHP yada SHP’nin ne işi var diyebilirsiniz bana ama o kadar çok yeri var ki, anlatamam. Bu bölümleri sonraki yazılarımda anlatacağım, o yüzden 3 gün sonra yapılacak seçimlere bakmakta yarar görüyorum.

Esasında bugün Zafer Partisi genel başkanı Ümit Özdağ ile Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptıkları açıklamanın ardından, Ümit Özdağ kendisini sosyal medyada geleceğin içişleri bakanı olarak tanıtınca “Türkiye’nin geleceğinde ne değişiyor” diye düşünmeye başladım. Bana zoraki bir tercih hakkı sunsalar Süleyman Soylu ile Ümit Özdağ arasında, şaka söylemiyorum, Soylu’yu tercih ederdim.

Neden öyle bir tercihte bulunurdum, çünkü ikisi de faşist ama biri şaklaban, diğeri anadan – babadan darbeci ve ırkçı olarak doğmuş. Annesi MHP’nin ilk kadın kolları başkanı, babası da 27 Mayıs Darbesi’nin subaylarından kurmay yüzbaşı Muzaffer Özdağ. Muzaffer Özdağ Milli Birlik Komitesi’nden Talat Aydemir darbe girişimi sonrası atılıyor ve Japonya’ya askeri ataşe olarak atanıyor. Hani Erdoğan’a kızılıyor ya kimleri büyükelçi yaptın diye, sistem yeni değil yani. Ümit Özdağ darbecinin yavrusu olarak Japonya’da dünyaya geliyor.

Daha önceki yazılarımı ve programlarımı takip edenler bilirler, hep tercih durumunda Erdoğan’ı Abdullah Gül’e tercih edeceğimi yazdım ve söyledim. Aynı nedenden söyledim bunu hep, biri şaklaban, diğeri inanmış bir dinci ve siyasetçi, şu yada bu şekilde Erdoğan’ın yarın ne yapacağını bilemezsiniz ama Gül’ün bir stratejisi vardır ve iktidara gelirse ondan şaşmaz.

Şimdi önümüzdeki seçimde 2 seçeneğimiz var, dinci ve faşist bir ittifakı mı tercih edeceğiz (Ki bana göre olanaksız), yoksa FA-ŞİST VE SOL-İST ORTAKLIĞI’nı mı? Seçim gerçekten zor ama ne değişecek, ona odaklanmalıyız diye düşünüyorum.

Ben hükümet değişikliğiyle (İktidar değil hükümet, nedenlerini ileriki yazılarımda açacağım) demokrasi geleceğine inanmıyorum ama demokrasiye geçişin ufak bir adımı atılabilinir mi diye de düşünüyorum.